Squirrel

  • giriş
  • merhaba
    • Öykü’nün öyküsü
    • kısa hikayelerim
  • mektup var!
  • hayatın masalındır
    • bisikletimle masallar
    • çocuklara masallar
    • büyüklere masallar
  • etkinlikler
    • masal geceleri
      • 26 Nisan 2019
      • 21 Aralık 2018
      • 19 Nisan 2018
      • 24 ŞUBAT 2018
      • 20 Ocak 2018
      • 22 Aralık 2017
      • 9 Kasım 2017
      • 20 Ekim 2017
      • 30 Haziran 2017
      • 12 Mayıs 2017
      • 17 Nisan 2017
      • 21 Mart 2017
      • 20 Şubat 2017
  • sosyal sorumluluk
    • “Bana Bir Masal Anlat Baba” Projesi
    • “Düşsel Uçurtmalar” Projesi
    • Kanserle Savaşan Kahramanlar
  • destek/sponsor olayım
1 year ago Genel

Bi’ Dinlesen Neler Anlatacağım!

Merhaba,

Size; bire bir ve grup olarak gerçekleştirdiğim atölye çalışmamı tanıtmak istiyorum. İçinde şiddetsiz iletişim, hikaye, anlatıcılık, yazıyla terapi, hareket, mindfulness, sanatla dışavurum alanlarından pratikler bulunuyor.

Bu atölye kendinize yaptığınız farkındalık dolu bir yolculuktur.

Bu atölyede neler mi var?

✿ Bir hikayenin ipinden tutup kendimizle karşılaşacağız,

✿ Birbirimizi ve kendimizi koşulsuz dinlemeyi keşfedeceğiz,

✿ İletişim halinde olmanın sıcaklığını yaşayacağız,

✿ Müzikle bedenimizi harekete geçireceğiz,

✿ Kendimize, saçmalama hakkını tanıyacağız,

✿ Küçücük bir nesnenin ne anlatmak istediğini fark edeceğiz ve biz de onun hikayesini anlatacağız,

✿ Dansın güvenli ellerine kahramanımızı bırakacağız,

✿ Ve atölye sonunda "Hayatım Masalımdır!" diyeceğiz.

Katılmak için başvuru formunu doldurabilirsiniz:

Ve bu atölyenin tanıtım videosunu izlemek için youtube hesabımdaki paylaşımıma bakabilirsin.

Eğer içinde bir şeyler seni bu atölyeye çağırıyorsa hiç bekleme derim. Çağırmıyorsa, zaten daha zamanı gelmemiştir. Ben o zamanı da beklerim (:

1 year ago Genel

HOŞGELDİN KASIM

Eğer hikayeler size gelirlerse, onları sevin. Ve ihtiyaç halinde onları başkalarına verin. Bazen bir insan hayatta kalmak için bir hikayeye yiyecekten daha çok ihtiyaç duyar.

🍁

Pastırma yazınla,
Fırtınalarınla,
Açtıracağın çiçeklerle,
İlkbahara dek dinlenecek ağaçlarınla
hoşgeldin🍂

Kasım videosunu izlemek istersen buraya tıklayabilirsin. Ve YOUTUBE sayfama da abone olur, yorum ve beğeni bırakırsan çok sevinirim. Yeni içerikler üretmem için bu desteğin çok önemli.

1 year ago Genel

HOŞGELDİN EKİM

Tohum ayıdır Ekim.

Mevsim göçerlerine yol açan rüzgarlı bir aydır.

Güz içeri sokulur,

Saksağan kuşları müjdeli haber verir,

Flamingolar dans eder,

Saka kuşları şarkı söyler,

Fırtınalara kapı açılır...

Ekim videosunu izlemek istersen buraya tıklayabilirsin. Ve YOUTUBE sayfama da abone olur, yorum ve beğeni bırakırsan çok sevinirim. Yeni içerikler üretmem için bu desteğin çok önemli.

1 year ago Genel

Bir Parmak…

Dinlemek istersen link burada;

Sabah kalkar kalkmaz -ki yine geç uyandım, uyuyamıyorum çünkü geceleri…- mindful karanfilli sıcak su içmek için kendime alan açtım.

Mutfağa geldim, su ısıtıcısına damacanadan su doldurmadan önce içini çalkaladım ve taze su ekledim. Yeni bir başlangıç dedim kendime. Sadece 1 fincanlık su ekledim ve düğmesine bastım ısıtıcının. O arada mor fincanıma 3 tane karanfil ekledim ve suyun ısınmasını bekledim. Beklerken, ısıtıcı yavaş yavaş sesler çıkartmaya başladı. Ben buradayım, varım diyordu adeta. Potansiyelimi gösterebilmem için harekete geçirilmem gerek. Tek başıma basamam ki düğmeme!

Acaba dedim benim de mi böyle bir ele ihtiyacım var! Ara ara buna ihtiyaç duyduğum oluyor yalan yok, “Hadi Öykü!” denmesi yetiyor çoğu zaman bana.

Şimdi bunu yazarken düşünüyorum da, aslında her zaman bir şeyin tetikleyiciliği var öykümün izlerinde. İlla bir insan olması gerekmiyor ki! Bir ağacın yaprak dökmesi, güneşin doğuşu, batışı, kuşun pencereme gelmesi, duvarı delen aşk merdiveninin benim bahçeme boynunu çıkartması… Her şey ilham ki öyküme. O zaman o su ısıtıcısına basan elim gibi, hayatımda “Hadi!” diyenler hep var. Ne kadarını görmek istediğim, ne kadarını görsem de harekete geçmediğim durumlar bana bağlı. Ve ben bu karantinayla birlikte durdum, kalktım, düştüm, kaybettim, uğurladım, toprak suladım, daha da güçlenerek kalktım.

Ve hepsi, su ısıtıcısını başlatan parmağım gibiydi, bastılar düğmeme ve hadi dediler.

İyi ki!

İçimdeki potansiyeli bana gösterdiler. İçimdeki çiçeklerin mis kokusunu salabildim çevreme. Açtım rengarenk açıyorum ve hangi tohumlar varmış ben de gördükçe şaşırıyorum.

Bugünün mindful hareketi olan karanfilli suyu içmeye bile daha gelemedim düşün. Sadece o içeceğim suyun hazırlanma işlemi bana, “Yalnız değilsin, yalnız değildin, yalnız olmayacaksın, güven bana!” dedi.

İyi ki!

Teşekkürler güzel su ısıtıcısı, teşekkürler o ısıtıcının düğmesine “Başla” diye basan güzel parmağım!

Şimdi!

Bir de ne geldi aklıma biliyor musun?

“Düşünme!” demek bu aslında. O parmağımı su ısıtıcısına düşünerek basmadım ki! Yani olsun mu olmasın mı demedim! O suyun ısınmasını istiyordum ve ortamı hazırladım bastım ve süreç başladı. Hayatımda da ilhamlar, tılsımlar böyle çalışıyor işte! Otururken birden kulağıma gelen darbuka sesi düğmeye basan parmak olabilir. Yakalarsam, karşılarsam onu nazikçe, dinlersem, ah bir izin verirsem neler anlatacak kim bilir! 

1 year ago Genel, kısa hikayelerim

Ve Şimdi…

Sesli dinlemek için spotify podcastimi takip edebilirsin. "Sesli Hikayeler"

Yaşadım

Erik ağaçları şahidimdir yaşadım.*

Bahçelerinde koştuğum, duvarlarından atlayıp dizlerimi
kanattığım, saklambaç oynarken üzerine düştüğüm frenk yemişleri şahidimdir
yaşadım.

Büyüdüğüm köyü sattılar.

İçinde yüzmeyi öğrendiğim arıkları yıktılar.

Pamukların yumuşak beyazını, dikenlerin içinden çekip
çıkarttığım tarlaları yaktılar.

Yüzünü güneşe dönen, ilahi aşkı vücudunda taşıyan ve yeri
geldiğinde boynunu büken günebakanlarımı kırdılar…

Yaşadım.

Üzerinde kendimi büyüttüğüm topraklara asfalt döktüler.
Kendi kalplerini de ziftle kapladılar.

Ahırın yanındaki saman balyalarına sırt üstü uzanıp bakıp
hayal kurduğum gökyüzünü kararttılar. Yüreğimdeki şarkıyı paylaştım, göğü
aydınlatırım dedim, susturdular.

Yaşadım.

Çakıllarında oturup dalgaların hikayelerini dinlediğim
denizin akını siyaha boyadılar.

Eteklerinden başlayıp döne döne tepesine çıktığım dağları
deldiler, parça parça ruhunu kestiler.

Dallarında yaprakların danslarına eşlik ettiğim ormanları
yaktılar, daha ölmemiş köklerinin üzerine evler, oteller yaptılar. Şimdi
içlerinde nefes alamıyorlar.

Yaşadım.

Öpüp kokladığım, gözlerine bakınca ormanlar, denizler,
göller gördüğüm hayvanları öldürdüler, ateşte döndürdüler, ağızlarından içeri
sokup midelerinde öğütemeden bıraktılar küçük bir delikten.

Yaşadım.

Buna yaşadım denirse yaşadım dostlar.

Her gün yeni bir gün dediler, oysa ki içinden geçtiğimiz
an’ın değerini hep ertelediler.

Şimdi önümde bir fincan, rengi sarı, içinde yaşadıklarımın
karartısı.

Karşımda bir çift göz, güneşle el ele tutuşmuş bir toprak
gibi bakıyor ve tüm bu yaşadıklarımın içinde elini uzatıyor, kalbimi tutuyor ve
gülümse diyor…

Yaşadım

Ve

Şimdi

Yaşıyorum diyorum.

*Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun bir cümlesine selam olsun.

1 year ago Genel

HOŞGELDİN EYLÜL

Başlangıç zamanıdır ve Hazan Mevsimi'ni başlatır Eylül...

Işığın kırıldığı, yaprakların döküldüğü, turnaların bulutların önünden geçtiği, kestanelerin fırtınalarla döküldüğü aydır.

Ve gece ile gündüzü yan yana getirip, yeni bir yılı başlatandır. Evet doğru duydun. Eylül bazı kültürlerde yeni yıl olarak kutlanır. Çünkü hasat zamanından sonra doğaya şükran duyulur ve aynı zamanda yeni tohumlar atılmadan önce toprak dinlendirilir. Bu aradaki geçen süreç Eylül'e denk gelir ve bu yüzden bir arınma, kapanış vaktidir. Ardından da yenilenme getirir. Yeni kapı açtırır.

Ve eylülün sonunda, mevsimleri çeviren tahıl-bitki ruhu yeraltına çekilir. Ta ki ilkbahara kadar kendini göstermez. Bu yüzden ilkbaharda diriliş kutlamaları sonbaharda da şükran uğurlamaları yapılır. Ve bu uğurlamaların en bilindik kısmı da helva, aşure benzeri bol malzemeli yemekler, ekmekler pişirip dağıtmaktır.

E ne diyelim o zaman; açtığın yeni kapı ile hoşgeldin Eylül...

Eylül ayı videomu izlemek istersen buraya tıklayabilirsin. Ve YOUTUBE sayfama da abone olur, yorum ve beğeni bırakırsan çok sevinirim. Yeni içerikler üretmem için bu desteğin çok önemli.

1 year ago Genel

HOŞGELDİN AĞUSTOS!

"Devedikenleri çiçek açmışsa
Ağustos böcekleri türkülerine başlamışsa
Bir kayanın gövdesine uzanmalı insan."
demiş şair Hesiodos.

Nisan'dan sonra aylar için hazırladığım videoları buraya eklemeyi ihmal ettim. (Ama youtube sayfamda Mayıs-Haziran-Temmuz aylarının videoları var.)

Anneannemin uzun aylar boyunca hastanede yatması ve sonra da sonsuz yolculuğuna gidişiyle birlikte seninle görüşmeyeli epey zaman oldu, biliyorum, farkındayım.

Ama şimdi buradayım!

Geldim, söz bir daha bu kadar uzun terk etmeyeceğim burayı.

O zaman bir merhaba diyelim yeni aya, yani Ağustos'a...

Buraya tıklayarak dinleyebilirsin,

aa bir de youtube kanalıma abone olursan çok mutlu olurum.

2 years ago Genel, öykü'den mektup var

Öykü’den Mektup Var! (1)

Mektubu dinlemek istersen:

Merhaba, güzel gözleriyle bu satırları
okuyan ve dinlemeye hazır kulaklarıyla sesimi dinleyen sevgili sen...

Bu, senin için yazdığım ilk mektup
sanıyorsun ama aslında her an bir şeyler fısıldıyorum sana. Mesela iyi ki,
varlığına şahidim. Düşünsene sen olmasaydın mutfağının pencere önünde duran
fesleğene kim can suyu verecekti? Sen olmasaydın bahçendeki kediye, kuşa kim
sevgi verecekti? Sen olmasaydın yan odadan sana ihtiyacı olduğunu haykıran
kardeşe kim sarılacaktı? Sen olmasaydın komşun Hüsniye ablanın kapısını çalan
olmayacaktı. Sen terzi Hüseyin abiye çay demleyip, o çayı termosla götürensin,
sen Ayla ablanın yufka dükkanının önünden geçerken, yeni çıkmış yufka
kokularına adımlayıp, zamanla dans edensin. Belki de bir ülkede yapayalnız
kalansın, balkonsuz olansın ve pencerenin dış köşesine yuva yapan kırlangıçları
fark edemeyensin? Belki sevdiklerinden uzakta, bir sese ihtiyaç duyansın? Ve ne
olursa olsun sen, kalbinin kahkahalarını dudaklarınla buluşturan ve kahkahaları
kulaklarına kavuşturansın. Sen gözlerinde bir dünya yaratan ve iyiye, güzele
odaklanıp özünle bağlantı kuransın. Hayalle gerçeğin karıştığı bu günlerde,
gerçekle hayali bin bir renge boyayan ve her şeyin mümkün olduğuna inanansın.
Ve ben ne şanslıyım ki, bu satırları sana yazıyorum.

devamını oku

Toplam 11 sayfa, 2. sayfa gösteriliyor.«12345...10...»Son »
Öykü'den Mektup Var!

Merhaba.

Kendimi bildim bileli mektup ve kartpostal yazıyorum. Karantina günlerinde her şey ve herkes gibi zarflarım da bekliyor; ama yazacaklarım akıyor. Eğer sen de benden mektup almak hem de bunu yazılı ve sesli almak istersen buraya elektronik posta adresini yazabilirsin.

Instagram
…
Son Yazılar
  • AMSTERDAM-PARİS BİSİKLET TURU 14. ve 15. GÜN (Compiègne → Paris / 15-16.07.2016)
  • Olduğun Yerden Bağlan Hayata
  • HOŞ GELDİN MART
  • HOŞ GELDİN ŞUBAT
  • Günebakan Nasıl Örülür?
Son Yorumlar
  • Amsterdam-Paris Bisiklet Turu 1. Gün için Bir Hayalin İzinde - Evimiz Dünya
  • bir kirpiyi sevebilir misin? için adimlarim
  • bir kirpiyi sevebilir misin? için Osman Kitay
  • Amsterdam-Paris Bisiklet Turu 1. Gün için Bir Hayalin İzinde… | Evimiz Dünya
  • Amsterdam-Paris Bisiklet Turu 9. Gün için adimlarim
Arşivler
HAKKINDA
Yavaşlıyorum, fark ediyorum, hissediyorum ve dinliyorum… Çünkü; hayatımın masalım olduğunu biliyorum.
Katıl

Bu bloga abone olmak ve e-posta ile bildirimler almak için e-posta adresinizi girin.

Diğer 55 aboneye katılın

2017 © adımlarım